Dienstag, 27. April 2010

Ersoy Cav - ögrendim

en sonunda
bir sey ögrendim.
tüm yanligli ve hatalarimdan sonra
bir sey..

ac ve hüzünlü gecirdigim günler oldu
aksam saatleri öyle acimasiz
gelip yerlesti
yasadigim sehirlerin üstüne,
herkesin
umarsiz gidislerini
dert ettim kendime,
ev pencerelerinden süzülen isiklari
kiskandim..

onlar mutlumuydular...

eskimis ayakkabilarimin
su aldigi oldu
üsüdügüm oldu
öldüresiye,
agzimda nefesimin dondugu oldu...

en sonunda bir sey ögrendim...
tüm inis ve cikislarimdan sonra
ögrendim...

öylesine konusan adamlar,
öylesine dinleyen adamlar
güzel maskeli
kadinlar gördüm...
doyunca migdesi
dislerinin arasinda
kürdanli
canavarlar gördüm...

en sonunda bir sey ögrendim...
artik hep ayni seyleri tekrar etmeyecegim..
ne ögrendigimi
hic bir zaman söylemeyecegim..


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Kurbaga ve sair

bir sairle
bir
bataklik kurbagasi
ayni seydir
ikisi de
nafile
cirpinir dururlar...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - yanilma

öpmekten korkuyordum seni
öyle güzeldi dudaklarin,
öpsem
ölürsün saniyordum,
kalbinin hizla carpacagini hesapliyordum
arkamda hep
senin icin alinmis bir sey saklardim..

hic veremedigim
bir cok sey..


öpmekten korkuyordum seni
öyle güzeldi hayallerin
öpersem
düsersin saniyordum..


bir gün ansizin,
kulagima egildin..
sen bir prens degilsin dedin...


ölmemden hic korkmadin...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - AH

ah..ah..
sarkilar ah..
yaniyor dilimde..
ah...

dirilir ölü düsler,
ellerinde mumlar...
isiklari titrek..
sevincleri...
ah...


ah ..ah...
mezarlik yesili
daglar tepeler,
yagmur yagiyor
haydi kalk...
adin dilimde..
ah...


ah...ah...
gögsünü yirtan nefeste
ah...
az gözünü bir bak...
dün bu güne selam söyledi...
nerede simdi yarinlar...
ah...ah...


Ersoy Cav 2010 April

Ersoy Cav - Gidisin

öyle bir gidisin olmaliydi ki
yikilmis bir virane gibi
kalmaliydim ardindan
tozum dumanima karismaliydi
cöküp dizlerimin üstüne
aglamaliydim
cekip kendi saclarimi
kendi canimi acitmaliydim,

ellerim gecmeliydi topraga
günes düsmeliydi göklerden
karanlik dolusmaliydi her yere
gözlerim yanmaliydi
kor kor...
öyle bir gidisin olmaliydi..

Ama böyle olmamaliydi..


Ersoy Cav 2010 April

Ersoy Cav - KIYI

bana yazdigin bir mektubu okudum
seni seviyorum
yazdigin yere
sigarayla bir delik actim
deligi gözüme dayadim
etrafa yeniden baktim..

her sey eskisi gibi
yine yoksun
yine yoksun
yine yoksun...


April 2010

Ersoy Cav - Yarim kalan siir

biliyorum,
sendin o ayak uclarina basip
sessizce gecen bahar,
yagmur biraktin avuclarima,
yesil yesil sana uyandim,
topraktim ben
icimde uyanan
biliyorum,
sendin...


Sendin,
kulagima sesini fisildayan,
yaslandigim gece karanliklarinda,
sirtimda ürpertip duran sendin...
biliyorum...
( yarim birakiyorum)

Ersoy Cav - Kapattim

Yasamin,
köseli cirkin agzina,
bir carpi attim,
kapattim...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Kapattim

yasamin köseli agzina
kocaman bir carpi attim,
Kapattim..



Ersoy Cav 2010 April

Ersoy Cav - Duraktaki kiz

sabah olsa yine,
sen gelip beklesen
otobüs duraklarinda,
gecmez bu geceler
inan gecmez,
yüzünü ceplerime doldurdum,
ellerimde
bakislarin....
ah o otobüs hic gelmese...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Gelirmisin benimle

gelirmisin benimle,
Gittigimiz yerde hic bir sey olmasin,
hic bir sey ama,
amansiz bir bosluga gidelim,
kendimiz yapalim gök mavilerini
deniz maviliklerini
günes isiklari yapalim,
aksam serinlikleri yapalim seninle
bir ressam gibi
ellerimizde yasamin boyalari olsun,
bir manzara ciz
hayal ettigin gibi,
bir kadin yarat gözleri hüzünsüz
cocuklar yap yanlarina
hep gülen cocuklar,
ucurtma tutustur ellerine,
her sey onlarin istedikleri gibi olsun..

gelirmisin benimle,
bir yere gidelim seninle
hic bir seyin olmadigi bir bosluga gidelim.
kendimiz yapalim aksam kizilliklarini
gerektigi kadar yildizimiz olsun
gökyüzümüzde,
sonra
uzak dag etekleri yap
kuzularin oldugu..
coban kavallarini unutma,
öglen saatlerinin
insani mutlu eden isiltili sicakligini
öylece birak ellerime,
her sabah sana uyandigim günler yap.
her sey istedigin gibi olsun...


Gelirmisin benimle,
Gittigimiz yerde hic bir sey olmasin,
Amansiz bir bosluga gidelim,
Kendimiz yapalim baharda,
uyanan kirlari,
Ciceklerimiz olsun sonra,
topragin sevgiyle öptügü,
bir nehir akip gitsin basucumuzdan,
baliklari olsun,
yosut tutmus taslari olsun...
gelirmisin benimle.
o boslukta olalim,
her sey biz olalim....

Ersoy Cav - April 2010

Ersoy Cav - Türkü

bir türkü bilirdin sen,
haydi söyle bana,
nasil gamzelenirdi yanagin,
heveslerin en güzeliyle
söylerdin...
raki beyaziydi saclarim
haydi susma söyle

`` izmirin kavaklari
dökülür yapraklari``

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - öteki

bu dünyanin bir gözü,
öteki kan
irin
ve kül
bu dünyanin bir ayagi,
öteki camur
bosluk
ve cirkin
bu dünyanin bir kolu
kirik,
zavalli
ve caresiz
bu dünyanin bir yanagi
öteki arsiz,
uslanmaz,
ve riyakar,
bu dünyanin bir tarafi,
haksiz,
acimasiz
ve kahpe,
öteki yani..
Bastan assagi,sen..

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Sebepsiz

Sen üsümek nedir biliyor musun
kücüldügünde omuzlarin,
Ellerin buz gibi ceplerinde miydi?
sirtini dönöp gitmek istediginde
gittin mi?
ayaginin altina serilen
pamuk yüzüydü hayallerinin,
Sevinclerini
hic sebepsiz,
öptün mü?

Sen korkmak nedir biliyor musun,
duvarlara carptiginda bakislarin,
kirpiklerin dagildi mi?
bir köseye cekilip
bir duaya dokundun mu?
gögsünden fiskiran
cocuklugunun gülen yüzüydü...
kosup da yoruldun mu?
yoksa sen,
hic sebepsiz...
öldün mü...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - baslamak isterken

bir varmis, bir yokmus diye,
baslamak isterken
masalina,
Telleri koptu,
kemanlarin,
bir adamin elinden,
sarkilari düstü,
öyle uzak bir yerlerde,
öyle hic görmedigin bir yerlerde,
sesine dikenler batti....


hep yarim kalan seylerden
bir bütün oldu yasam,
sonra kirildi aynalar,
gürültüyle dagildi kaldirim taslari,
kuslar sebepsiz ölüverdiler
dallarinda,
suya dokundum..
icimden yasami cekti aldi
yakamozlarin..

bir varmis ,bir yokmus
baslamak isterken,
dudaklarin mordu,
ölüm parmaklarini..
dudaklarina koydu...

Ersoy Cav April 2010

Montag, 19. April 2010

Ersoy Cav - Dans

iceriye girdigimde,
ibrahimtatli sesin
`` bebegim`` sarkisi kulagima bir tokat gibi patladi
bu sarkiyi nedense hic sevmiyorum,
ama iste bir seyi sevmezsen günde bes kez karsina cikabilir,
tipki cok sevdigin bir tisörte ocakdan yag sicramasi
yada sigara atesinin düsmesi gibi,
aslinda kiyaslama yanlis oldu
kiyaslamanin yanlis olmasinin sebebi sudur
okuyucu olarak bunu bilmek senin en dogal hakkindir.


dügün salonunda
bu berbat sarki esliginde
dans eden cifler genel olarak birbirlerine yakismiyorlardi,
erkekler estetikden yoksun bir sekilde
saga sola yatip yatip düzeliyorlardi
kadinlar ise bir soba borusunu kocaklar gibi kucaklamislardi partnerlerini...
arkaplanda
`bebegim`
icimden dedim ki..
ben geldim...


dügünlerde,hic degismeyen her sey burda da vardi
bir balonun pesinden kosan üc dört cocuk
masanin birine yatirilmis bir bebek
ben o bebeklerin o gürülltüde nasil uyuduklarini
hala merak ederim,
orkestara siradan..
peki nicin ben burdayim...
davetlide degilim acikcasi...
ama X buradaymis
gelinin akrabasi oldugunu bir arkadasimdan duyar duymaz
solugu burda aldim..

onu yaklasik bir yildir seviyorum,
sevdigimde
söyle,
eli elime degmis degil,
yalniz seviyorum hepsi bu
dügün salonunda daha cok kalabaliga karisarak,
kösebucagi bakisimla taradim,
eh niyahet onu bir kösede oturur buldum,
cesaretimin tümünü toplayip
yanina dogru yürümeye basladim...
beni hemen tanidi,
yüzünde SIKILMIS bir ifadeyle tavanda gözlerini gezdirdi
bende biktigini bu kadar belli etmeseydi
ortamin tadini biraz cikarabilirdim aslinda,
karsisina gittim durdum
sol elimi tuhaf
komik
para ister gibi uzattim
aslinda öyle uzatmamisimdir
o an insan öyle saniyor...
bir kac saniye yüzüme bakti
sonra güzel burnunu sertce havaya kaldirdi...
bir dut agacindan düsmüs gibi
acidi her yerim
iki kolunu gögsünün üstünde birlestirip
serce saclarini cevirdi
elim
tuhaf
komik,
caresiz havada kaldi...
üc bes cocuk yine bir balonun pesinden kosturdu
arkada hala ayni sarki...
` bebegim,bebegim`

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Son Dakika

Arik alismistim,
kücük elim kapiya kendiliginden uzanir,boyasi dökülmüs kapiyi yavasca aralardi,
her seferinde ayni berbat gürültüyü yapardi o kapi,
gecebilecegim kadar actiktan sonra kapiyi,
sessizce en dipteki odaya giderdim,
bu evde icime dokunan o hava
bir gün olsun yerini
ferah bir duyguya birakmadi,

kadin yine sirt üstü yatiyordu.
dagilmis beyaz saclari
coktan ölmüstü belkide
ne kadar ses cikarmamaya calissamda beni fark etti
basini agirca geldigim yöne dogru cevirip güclükle gözlerini araladi
bana her baktiginda nedense
tebessüm ediyormus gibi gelirdi bana
oysa öyle yorgun öyle bitkin öyle hastaydi ki,
cogu zaman dayanamazdim ona bakmaya,

Yanina yaklasip oturacagim sandalyeyi cektim
oturmadan önce kapali perdelerden birini hafif araladim,
isiktan rahatsiz oldugunu biliyordum..
oturduktan hemen sonra...
derisi kemiklerine yapismis elini yorganinin altindan cikardi
ben elini ellerime aldim,
ne kadar soguktu,
yüzüne bir güzel anlatim vardi,
kalkabilse yerinden
kim bilir neler yapamk isterdi diye düsündüm dakikalarca
elleri biraz isindi ellerimde
elini gögsünün üstüne birakip
beraberimde getirdigim bez torbadan
onun icin topladigim papatyalari aldim...
gögsünün üstünde duran elinin sütüne koydum
yüzüme derin , anlatilmasi zor bir bakisla uzun uzun bakti
perdesi aralanmis pencereden odaya süzülen isik
karanligi bicak gibi kesiyordu
gögsü papatyalarin altinda
bir kac kez yükseldi
ve sonra hic kipirtisiz öylece kaldi....

bakislarinda bir sadelik,
cildinde hic görmedigim bir tazelik gördüm,
incelmis cenesi usulca düstü yana
gözleri daha bir acik
daha bir canli
ve tatli bir tebessümle...
sonsuza dek hep öyle kaldi..

duran kalbinin üstünede papatyalarim..
Agladi...


Ersoy Cav

Ersoy Cav - Hayal ürünüdür

simdi söyle berber okuyucu ile göklere yükselecegiz,
hayir göklere yükselecegiz denemez,
yalniz görmemiz gerekenleri görmek icin
yerden biraz yükselecegiz,
kusbakisi bir yerde olmaliyiz,
düsününüz ki
o yasadigim yer aklimdan hic cikmamistir,
kücük bir kasabada dogmusum ben,
hic hatirlamasamda rivayet böyle.
yüksekten baktigimizda,
kasabanin carsisi bir tek cadde üzerinde karsilikli virane dükkanlardan olusurdu,
arkalara dogru carsinin serpistirilmis,
topraktan catisi egri boyasi dökük evler yigini,
aslinda harabeler...
daha aciklarda
kirmizi renkli bir cok tepeler ve en doguda ermenistana dayanan
bir meshur nehir...
bati yakasinda ise uzakdan masmavi görünen heybetli bir dag,
ve kasabamizi sarip sarmalar gibi duran
kocaman bir dag yükseltisi...


simdi yukaridan assagiya dogru bir kus gibi süzülüyorum ben
onalti yaslarimdayim,
kendi burnuna konabilir mi insan.
evet bir yazi dünyasinda bu pek ala olabilir,
burnumda cillerim
gözlerimde her seyi arastiran
merakli
ve belaya bulasmaya her an hazir bakislarim,
X lerin evine dogru yollandim,
insanin icinde böyle günlerde böyle anlarda
anlatilmasi güc bir hafiflik oluyor.
hani icim icime sigmiyor derler ya..
gercekten öyle bir an...
burnumda cillerim..
islik calarak X lere gittim,
evlerini cevreleyen duvarin ardindan
basimi yavasca kaldirip ona baktim,
o bahcedeki cesmede egilmis bir seyler yikiyordu
bir kac naylon bardak ve tam iyi göremesemde
kap kacak.,..

onu her gördügümde
icimde bir nehir caglardi,
onun iri siyah gözleri
pembeye calan sevimli dudaklari vardi
sacini ortadan ayirir
üstüne inanilmaz güzel bir baslik yayardi,
elime kücük bir tas alip filattim
arkasina carpip, yere süzüldü tas,
hic arkasini dönmeden
kacamak bir baks firlatti bana,
sonra dudaginin etrafina bir gülücük yayildi
kalbim elimde atiyor sandim..
duvardan assagi süzüldüm
bir kac dakika sonra
gelip yanima oturdu
el ele tutustuk
hic bir sey söylemedik..
sonra dudaklarimizi bir birine yapistirip biraz öyle durduk
bir baskasinin bahcesinden
meyva caliyormusuz gibi
utanarak ve aceleyle ayrildik birbirimizden...
basimda bir yel...
icimde cigliklar...


ilk kez öptügüm kizi hic unutmadim....

Ersoy Cav

Ersoy Cav - Yüzme okulunda karincalar

Hatiladigim,cocuklugumdan kalma bir gün,
öglen üzeri,
evimizin arkasindaki toprak alanda karincalari yakalayip
yanimda gezdirdigim bir sisenin icine atiyordum,
onlara acidigim icin yapiyordum bunu,
cunku ne fena bir sey
bu sicakta yüzmeye gidemiyorlardi...
ben kücük islerin kahramaniydim,
ama yaptigim isi son derece ciddiye aliyordum
on altinci karincayi da yakalayip
siseden iceriye biraktim,
suya düser düsmez öteki karincalarla sarmas dolas oldu,
birbirlerini ne kadarda özlemisler diye düsündüm...
hava basik ve sicakti,..
evimizin arkasinda bombos bir alan vardi
bir tek ot yoktu...
ama seviyordum burayi..
toprak kum gibi ince..
ve karinca...
acikcasi boldu...


onlara yüzerken bakmak hosuma gidiyordu..
ama yüzüyorlarmiydi bogluluyorlarmiydi..
oda bir belirsizlikti aslinda..
öylece bakarken dalgin dalgin
burnumdan sümük akar dudagimin üstüne gelirdi
hic farkina varmadan kolumun üst kismiyla silerdim..
sonra ...
karincalari attigim siseyi aniden alir calkalamaya baslardim...
karincalar...
tusunami duygusunu ögrensinler diye degil elbette..
cunku o zamanlar ben tusunami nedir bilmezdim..

devam edebilirde....:)
Ersoy Cav

Ersoy Cav - YANILMA

ne güzel her yer sen olmus
kosuyorum üzerinde
gülüyorsun
toprak toprak
ne güzel yesermissin bahcelerde
kokluyorum seni
cicek cicek
ne güzel yagmissin yine
saganak.
bir gökkusagi icimde
renk renk...

ne güzel yok olmussun
bütün havaya dolmussun...
acip kollarimi
aradim seni..
nefes nefes....

ne güzel sarki olmussun
ne güzel siir olmussun
ne güzel ben olmssun..
uzandim aynaya..
kendimi öptüm...

meger sen...
hic yokmussun...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Delinin Gözünde

Sen bir delinin
gözlerine baktin mi?

Yirtilan bir damar gibi
kan
ve ter
dudakta bükülen
sitem...

sen bir delinin gözüne baktin mi?
Yanagindan yas olup aktin mi?

Ersoy Cav - Alisamam

Yalnizliga alismam,
Alisamam,
cunku
gitmezsin bir an icimden,
Aynalarda seni bulurum baktigimda,
duvarlar sendir biraz
yaslandigimda,
Alisamam ben yalnizliga,
Alisirsam..
ölürsün sen bir yerde
kalbimin icinde...

Her kaybettigimde
sen bulursun ellerimi
cenem titrese
aglayacak gibi olsam
dudagima deger parmaklarin...
sus der gibi
gökyüzü olursun,
bir kus ucar uzaklarda bir agactan,
Seni görürüm
bu kör olasi özgürlükde,
Yokluguna alisamam..
Alisirsam...
Yalniz kalirim...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Sen istedigin icin Degil

Sen istiyorsun diye degil
Gözlerimde yaslar,
yüzüme attigin bir tokat degil ayriligin,
sirf,
bildigim icin,
ve sevdigim icin seni..
Agliyorum..
Sen istedigin icin degil...

Gittigim bu yollardan
Gittigin icin degil,
Ayaklarimda
prangalari yok
yoklugunun,
icime doldurdugum koku
senden degil,
Bir baska mevsimden,
Sen istedigin icin degil,
bu ucurumlara
düsmelerim,
Sen istedigin icin degil,
Bosluklarda gözlerim,
Elimde mendilim...

Gemiler sen istedigin icin gitmediler,
öyle derinden cagirdi ki maviler,
öyle anlatilmaz sarkilari vardi,
Martilarin,
safakta,
icimi oksayan turuncular vardi,
Sen istedigin icin
karanlik degil simdi her yer...
Sen istedigin icin degil
bu karanlikta
Agliyorum...
Sen istedigin icin degil
Degil
degil...
Seni Sevdigim icin...


Ersoy Cav 2010 April

Mittwoch, 14. April 2010

Ersoy Cav - Do Re Mi Fa -

sirtinin beyazinda,
dilimde,
tuzun...

saclarinda yildiz yok
pembe dudaginda
Günah,
öpme beni...
huzursuzum..


gecirip disini etime
cekme beni
o derin cehennemine,
beni istiyor
kadin ruhun,
yakma beni...
ben ,
Sucsuzum...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Yasam

göklerde mavi,
derin,
cekiyor kendine beni,
ellerimde bes güzel tas
oynuyorum
cocuk cocuk...


uzaklarda,
kollarini acmis gibi daglar,
cagiriyor beni,
kalbimde gencligim,
kosuyorum,
soluk soluk...


yüzüme vuruyor
caglayanlardan
su tanecikleri,
yosunlarda Anne kokusu
akiyorum...
dalga dalga..

Ayaklarim ciplak,
kara toprak tutuyor beni,
düsüp kalktigim bu yolun sonu
yatiyorum kipirtisiz
cagiriyor ölüm beni,
Soguk soguk..

Ersoy-Cav April 2010

Ersoy Cav - Canim seni istiyor

ickiyi cok kacirdigimdan degil
yanasiyorum yanina,
basin agriyor
canin istemiyor,
cenende kötü bir gamze,
gözlerinde
deniz taslari,
ickiyi cok kacirdigimdan degil.
canim seni istiyor...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav -Söyle simdi

söyle simdi
mutlumusun,
üc ögün
kollari kalin ve
killi bir adama
yemek pisiriyormussun,
dokuz ayda bir seni
hastahanelerin dogum servisinde
görüyorlarmis
söyle simdi mutlumusun?

Ersoy Cav - AB RH pozitif

kac melegin,
Güzelligini kendinde
topladin`?
AB RH pozirif askim,
Seni ben damardan aldim..

Ersoy Cav 2010 April

Ersoy Cav - Keske

öpmeseydin beni,
o zaman
tutmasaydin ellerimi,
söylemeseydin en güzel sözlerini,
icirdin gözlerime,
güzelliginin
Resmini,
o zaman gülmeseydin öyle...

biliyordun da inanacagimi,
nicin
kulaklarima doldurdun
yalanlarini...
Seviyorum demeseydin keske,
Simdi,
Yanmazdim ben böyle..


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Meyhanede

Cal,
eskilerden bir sarki cal,
dolsun meyler kadehlere,
bükülsün dudagim,
kücük düsecek
pencereler camlar,
icimde bir sizi,
cal .,
eskilerden cal,
Yaraliyim ben..
Acima Cal...

Ersoy Cav 2010 April

Ersoy Cav - Eski Asklar

Eskiden iri gözlü
Acik alinli adamlar vardi,
Bir kiz severlerdi,
Mektuplar yazarlardi,
Utangac yanaklari vardi kizin,
iri gözlü
Adamlari özlerlerdi..

Sinemaya giderlerdi,
Tutamazdi,
Bir türlü,
Bir Türlü iste,
Adamlar kizlarin ellerini,
o pembe,
saflik,
terketmezdi,
Kizlarin tenlerini...

Genis kaldirimlarda,
Siyah beyaz bir filmin tadinda,
iri gözlü adamlar vardi,
Eskiden,
Ne Büyük,
Asklar vardi...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Dünya

kavanoz dipli derler ya,
Dünya,
Catlamis,
zehir sizdiriyor bir yanindan,
Ac gözlü kücük
sinekler,
kanayan yarasina üsüsmüsler,
herkesin isine gelecek bir
tanimlama,
kavanoz dipli dünya...

En cok saclarindan tutup sürüklediler,
kacip
yine ona saklandilar,
gözlerine
atomdan bombalar sapladilar,
kiz cocuklari yalinayak kosarken
alninda,
sakalini sivazliyordu birileri
bir yerde,
birileri bir istahla
siyah derilerden sizan
tuza baniyordu
kirli ekmegini..

Herkesin siginabilecegi
bir tanimlama,
Ah kavanoz dipli dünya,
Sen böyle Ahmaksan,
Neylesin Koca dünya...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Day Day Kizim

Day Day kizim,
Day Day,
balkon kapilari acik
üsürsün,
acikirsan,
kücülür ninni gözlerin,
uyumak istesen,
her yer senin cennetin,
Day Day kizim
Day Day,
Seni cok özledim...


Ersoy cav 2010 April

Ersoy Cav - ölenlerin Ardindan

Rüzgar öptü saclarindan,
düstün,
düstün gözlerinden
siyahlar gitmis,
teninde kurumus otlar gördüm.,
ellerinde cürüyen etler
yoktu tirnaklarin
yoktu
bakislarin,
yoktu aksam hüzünlerin..
Yoktu sabah gülüslerin,
sen yoktun..

biri vardi bas ucunda,
gölgeler gibi
ezilmis
parcalanmis biri vardi,
ay tuttu
bulutlari yere atti...
icimden kan gitti,
yagmur icti toptak...
sen koktun...
agladim...

Bir ses duyuldu ansizin,
Gölün parlayan alninda,
bir kus olmaliydi,
iki cift kanat,
atesler icinde,
uctu gitti,
melek sandim,
sen sandim...


Ben vardim bas ucunda,
bir kac mevsim daha bekledim,
kar suyu kucakladi,
sicak yataklarda,
cocuklar uyandi,
herkes gecip gitti
kendi yolundan
bahar geldi,
filiz catlatti topragi,
göge acilan eller gibi
acildi yapraklariyla cicekler.
her yer sen koktu..
Agladim...

Ersoy Cav 2010 April

Montag, 12. April 2010

Ersoy Cav - Kaderimi Bekliyorum

Kaderimi bekliyorum ben,
bir gün o gelip,
Tutacak ellerimden,
Ansizin tutusacak her sey,
bir filiz yirtacak topragi,
Cicege dönecek,
zamanin eksik yerleri,
bulutlar
Aglamayacak artik,
günesi tutup avuclarimda,
Tebessüm edecegim...

Daha bir anlamli olacak
bir sarkiyi dinlemek,
daha cok
susmadan
söyleyecegim adini...
Bir sevinc ,
öpecek yanaklarimi,
Yildiza tutulacak bu karanliklar,
isik isik sana kosacagim...


Kaderimi bekliyorum ben,
ölü zamanlarin ardinda
simdi icimde pasli civiler,
simdi
yüzümde aynalar,
kirik dökük,
Simdi yalniz bir hayal,
ve bir de sen...
Kaderimi bekliyorum ben...


Ersoy Cav April 2010

Sonntag, 11. April 2010

Ersoy Cav - istanbul yok

isiklar öpüsüyor kizkulesinde,
beyoglunda,
sokak cocuklari mutsuz,
cigliklari yirtilan bir kadin var
yalinayak taksimde,
seyyar saticilar
önemsiz seyler konusuyorlar,
oturdum bir tasin üstüne,
denize bakiyorum...


Sen yoksun..
istanbul yok...


Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - AN

Adamin biri siir okuyor
sigarasi sönmek üzere,
kadinin biri soyunuyor,
parasini almak üzere,
Cocugun biri
isil isil gözleriyle,
ucurtmasini
ucurmak üzere,
denizde en güzeli mavilerin,
dalgalar kayaliklari
öpmek üzere,

isiklar sönüyor bir bir,
tüm insanlar
uyumak üzere
aklimda sen,
icimde sen,
yoklugunda kalbim,
durmak üzere...


April 2010 Ersoy Cav

Ersoy Cav - Aglamak

Bu senin ,
kendi sensizligin,
Düstügün ucurumlar senin,
dudaklarin ates var
teninde
günahlarin cigliklari,
dokunsam sana bir kez,
bütün yollarini karistiracagim umutlarin,
bu benim kaybolmuslugum sende,
dagildigim sular,
zehirli,
gögsümde ölen bir nefes var,
her gördügümde seni,
kacip yanaklarimdan saklanan,
bir damla yas var...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - ilisyon

Düslerinde,
olacagim,
ulasamam güzel ellerine,
bir bahar gelecek,
bir filiz...
bir tomurcuk,
toprakta olacagim,
dokun bana,
Ellerinde bir cicek olacagim,
rengarenk bir düyayi seveceksin,
yaninda olmak isteyecegim,
olamayacagim...

Gözlerinde olacagim,
yorgun,
ve kimi zaman uykusuz,
mevsimler degisecek,
sonbaharda ,
yerlerde yaprak olacagim,
kisin ,
evsiz barksiz
umutlar olacagim..
seveceksin her seyi bir an,
sabah bütün mahmurluguyla
uyanirken...
Aynalarda kendini ararken,
omuzlarinda bir öpücük olacagim..
Her seyi unutmus olacaksin,
Ellerini tutmak isteyecegim,
Ama Tutamayacagim..
coktan ölmüs olacagim..

Donnerstag, 8. April 2010

Ersoy Cav - Cinayet

o baskasini sevdi,
tepeden tirnaga
korkuyla,
yüzünde
yilan gibi tedirgin
derisi...

simsiyah iri gözleriyle,
meydan okurmuydu bilmem,
hic bilmem kaderine...

onbesinde,
babasi bagladi ellerini
agabeyileri sirtina basti
bogazina ipi gecirdiler...

o baskasini sevdi,
tepeden tirnaga
namusluca,
kalbinde bir kursun gibi,
onun yarasi bambaska...

son bir kez basini koymustu
ana dizine,
son bir kez
hayallerinin en güzel yerinde...
uyandirdilar onu...


ipi elleriyle cekti öz babasi
agabeyileri
sirtina bastilar
nefesi yalayip gecti
betonlari...
kan akti sonra burnundan
iri siyah gözleri donuklasti...


o bir baskasini sevdi,
kalbine sigdiramadi
o büyük sevdasini
sarkilar dinledi gizlice,
gizlice agladi belkide...


Cigerlerine oklar saplandi annenin,
Ellerinde
sicakligi yavrunun,
gözlerinde
ayak izleri,
sonsuzlugun,
hickirigi klabine dügümlendi.
son kez oksadi saclarini
son kez
kokladi...


Dakikalarca
bogazinda tuttu ipi
öz be öz babasi,
sirtina bastilar agabeyileri,
durana kadar kalbi
kizin,
beklediler,
nefesi dokundu ellerine,
yer yarildi
acisindan...
öldürdüler onu...
ipi biraktilar...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - APTAL

nerede öptügüm kadinlar?
Ruja batmis gülüsler,?
o simsiyah kirpikler,
Hayaldi hepsi,
Gercekler,
kandirdi beni...


Ersoy Cav -April 2010

Ersoy Cav - Yok

umut her zaman var,
gemiler
ayriliken limanlardan,
mendiller sallanirken ardindan,
her gidisin bir dönüsü var...


her zaman var tesellisi
tüm acilarin,
yirtilir gökler
bir ezan sesiyle,
eller üstüne
kalkar bir tabut,
güler dudak ucuyla ölenler
ikinci bir yasam her zaman var...

umut her zaman var,
bir sarkiyi dinlerken,
bir siiri okurken,
bir resme bakarken,
kalbim tükenir
yokulugunun ardindan,
tükürürüm
böyle kaderin yüzüne
her seyden
bir tane daha var,
yalniz sen den bir tane daha...
yok..yok..yok...
Ersoy Cav 2010
sen üstteydin
sonra ben altta
saclarin kaldi
parmak aramda...


sen alta indin
yada ciktim ben
en üste,
dilinin tadi,
dudagimda.

söndü mumlar birer ikiser,
karanlik dolustu isiga
icinde bir dünya var
Durma`?=`PÖ

Ersoy Cav - Zaman

duvarlar arasindayim,
celik tellere asili ellerim,
bir yanimi kopartip duruyor zaman,
ölür gibi ansizin bütün isiklar,
gözlerimi
aliyor zaman...

Avuclarimda kendi topragim,
cürüyüp giderken
mora calan dudaklarim,
sesimde,
kendi dualarim,
biter gibi bütün umutlar,
nefesimi caliyor zaman...

tas duvarlar arasindayim,
pasli civilere asili
gözlerim,
icimi kanatip duruyor,
Tirnaklarin,
parcalanir gibi yüzümde
bütün aynalar,
Canimi yakip duruyor,
zaman...

E.Cav 2010 April

Ersoy Cav - Hatcam

alninda ter bir mavi boncuk,
elinde orak
belinde bebem,
nicin calisrisin
tarlalarda yalin ayak
zülfünde ak,
gögsünde süt
Günesin altinda,
Hatcam...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Cingene

kelebek ve cingene,
benzer birbirlerine,
rengarenk giyinmisler,
saclarinin ardinda,
takili durur karanfilleri,
dans eder
cicek dermi,
dag dermi,
ucar birbirine,
kelebek ve cingene...

gülüsünde
gamzedir benim sevdigim,
gidisinde,
bin bir türlü nese,
calin durmayin
susmasin sarkilar
icimde kelebek
kalbimde,
cingene...

Ersoy Cav .- April 2010

Ersoy Cav - Mein Herz

ich habe eine Auge,
die andere gehört zum leben,
ich habe ein Hand,
die andere gehört
zum Tot
ich habe ein Fuss ,
die andere gehört
zu meinem Weg,
ich habe ein Herz,
Das gehört zu dir...

:)
Deutsch cebellesme:)

Ersoy Cav - Yalnizligim

icimde titrer durur.
mum alevi diyemem,
bir köpek kadar caresiz,
Fabrika bacalari kadar
anlamsiz...
Yalnizligim..


_E.Cav April 2010

Ersoy Cav - Dans

iki ileri
ve bir geri,
ayaklarinin ucunda
gözlerim,
ve yana bükülür belin,
ve saga omuzlarin,
düser kirpiklerinden
melodilerim,
iki ileri ve bir geri
ne güzel dans ediyorsun...

vursun tef`e bir elim
bir elim sazda,
öne ve arkaya
ne güzel oynuyor bedenin,
gözlerinde gözlerim.,
ne güzel...
bu halin..
mahvediyor beni...

Ersoy Cav April 2010

Ersoy Cav - Su yanar

Ay mende ,
dil yanar
adini
demem,
seni görmesem,
bir gün,
üzüm eksi limona döner,
ay sen gülsen,
durar cihan,
el yanar....

goy körpe guzu
melesin daglarda,
goy
yesersin cicek torpakda
uzzansam keman gasina,
tokunmam,
El yanar....

Yay gelir güz gelir,
icimnen sana
söz gelir,
egilsem gulagina
diyemmenem,
ses yanar...

Ay maralim ,ceylanim,
sennen ,
hayalda her yanim,
sol yanakda birce halin
öpsem,
ten yanar....

Ay mende,
Gece garandiginda,
sennen gezen yildizam,
toprak olup
ayagin altinnan
akaram,
sel olup bir sana caglasam,
Alav alar gelbimde adin,
su yanar...

Ersoy Cav - April 2010

Ersoy Cav - Yetmedi

kulagima fisildadi kadin,
ürperdim,
irkilip baktim,
gözlerinde,
inandiran bir isik vardi,
tutamadim ellerini,
uzatmadi...
kulagima fisildadi kadin,
cok cirkinmissin ne fark eder ,
dedi...
zar zor duydum,
arkasini dönüp giderken
kalbin güzel, ne fark eder...
bu bana yetmedi...

Ersoy Cav April 2010